Yorumları Birleştiren Unsurlar

  Peygamberimizin vefatından sonra gerek siyasi itikadi gerekse amelî noktalarda farklı görüşler gündeme gelmiş ve bunun sonucu olarak çeşitli mezhepler ortaya çıkmıştır. Mezhepler arasındaki anlayış farklılıkları dinin temel ilkelerine ait konularda olmamıştır. İslam dünyasında teşekkül eden mezhepler, inanç ve ibadetlerin esaslarında değil ancak bu ibadetlerin yapılış şekli üzerindeki ayrıntılarda farklılık gösterir. Söz gelimi mezhepler, imanın ve İslam’ın şartları, namaz ve orucun farz oluşu gibi konuları tartışma konusu yapmamışlar, sadece bu ibadetlerin nasıl yapılacağı konusunda farklı yorumlar getirmişlerdir. Mezheplerin, ayet ve hadisleri her asır ve dönemde yorumlamaya çalışmaları İslam dininin bütün zaman ve mekânlara hitap etmesinin bir sonucudur. Tevhit, nübüvvet, Kur’an-ı Kerim ve ahiret konuları İslam düşüncesini birleştiren temel unsurlardır. İslam düşüncesinde ortaya çıkan bütün itikadi ve fıkhi yorumlar bu ana prensiplerde ittifak etmişlerdir.
İslam düşüncesini birleştiren temel unsurlardan biri tevhittir. Lâ ilâhe illallah (Allah’tan başka İlah
yoktur.) şeklinde ifade edilen tevhit, Allah’ı birleme, onun varlığını ve birliğini kabul etme, Allah’ın
bütün yetkin sıfatları taşıdığına inanma demektir. İhlâs suresinde bu durum tam olarak anlatılmaktadır:
“Ey Resulüm! De ki: O Allah’tır, birdir. Allah samet (her varlığın kendisine muhtaç olduğu)
tir. Doğurmamış, doğrulmamış, hiçbir şey de ona denk olmamıştır.